
Uzun zamandır yapacağım dediğim ama bir türlü yapamadığım müze kart edinme mevzusunu gelecek zamandan geçmiş zamana taşıdım çok şükür. Benimle aynı beğeni ve meraka zerrece sahip olan birileri etrafımda olmayıp yine de bir umut istemeye istemeye de olsalar ikna ederim nasılsa diye manasız bir beklenti yaratınca kendimde hep " acak , ecek " ekleri arasında sıkıştırıp öteledim bu işi. Zaman kısa kuşlar kalmadı gerçeğine rampalı evrelerden ayınca gidip paşa paşa müze kartımı edindim , üstüne ilk ziyaretimi de gerçekleştirdim. Hoş, bu sıcaklarda biraz hırpalanmış bir paşa olarak arz-ı endam ettim ama olsun, içerisi serinceydi en azından :) İbrahim Paşa Sarayı'ndan At Meydanı'nı seyreyledim ve kellem hala yerinde olduğu için memnun ayrıldım :)
Türk ve İslam Eserleri Müzesi olarak faaliyet gösteren saray, Sultan Ahmet'te dikili taşların yanında yer alıyor. Çok kalabalık değil hatta hiç değil. Ben gibi birkaç fani ile nadiren rastlaştık odalarda . Bu yüzden aheste aheste, salına salına ziyaret etmek mümkün. 3 saate yakın zamanımı burada harcamış olabilirim ve toplasanız 15 dk ancak oturup dinlenmişimdir. Fazlaca aheste takıldım belki , bilmiyorum ama hakkını verdim en azından :) Tabii bilhassa odaklandığım ve merakımı cezbedenler dışında biraz flulaştı okuduğum bilgiler, sesli rehber bu durum yaşanmasın diye vardır belki ama ben bu kısmı es geçtim. Açıkçası fiyatını falan da sormadım, sorsaydım iyiymiş :)
Sayıp dökmek mümkün değil ama en çok halı var zannımca, üstelik bazıları devasa nitelikte. Ve onların biz faniler için yapılmadığı aşikar :)Bunca halı olunca iplere o renklerin nasıl verildiğine dair ayrı bir bölüm de ayrılmış pek tabii ki . Mukaddes Emanetler bölümü en etkileyici bölüm , sürekli tekrar eden tekbir ile maneviyatınız diri tutuluyor. Sergilenen her bir şeyi sevdim. Zannediyorum ki en çok Kaçar dönemine merak saldım. Ayrıca irdelerim ben bunu sonra :) Alt katta, Etnografya bölümünde Osmanlı'nın kültürüne ve günlük yaşamına dair pek çok eşya, tasarlanmış odalar var.
Birçok foto ve video çektim, sonra eve gelince çoğunda camekânları hesaba katmadığımı gördüm, tühhh :) elde avuçta kalan birkaç hatırayı biraz buraya biraz instaya ayırdım. Küçük bir hoşnutsuzluğum var sadece o da şöyle ;
Odaların çoğu karanlık, camekân içine vuran ışık ile eserleri görmek mümkün,buraya kadar tamam. Bazı ayrıntıları zar zor fark ettim ve daha fazlasına hem ışık hem mesafe müsade etmedi. Telefondan yakınlaştırıp incelemek istedim o görünür ayrıntıları, pek işe yaramadı. şahane yakınlaştıran telefon benim de hoşuma giderdi elbet ama yok işte :) Gözlerim de fena sayılmaz aslında ama küçük ya da ince, zarif figürleri ne kadar es geçtim bilmiyorum. Her şeyi de görme diyecekseniz o başka tabii, ne diyeyim :)
Müzeye girdiğimde meydan insan kalabalığından geçilmiyorken çıktığımda öylesine ferahlamıştı ki bi şaşırdım önce , sonrasında harcağım zamana aydım. Bir de zavallı ayaklarım , az biraz insaf etseydin iyiydi ama hakkını ödemem mümkün değil.
Ne iyi gezmişsiniz, müze gezmeyi ben de severim. Müze kartı da bir seyahat sırasında mecburiyet sonucu almıştım.
YanıtlaSilKeyifli kesinlikle :) bu yaz buradan yol alırım artık ben.
SilMüze gezilerini sevenler için müze kart şart sanırım. Benim o kadar ilgim yok ama tarihi şeyleri görmek güzel oluyor tabii. Fotoğraflar da güzel görünüyor. :))
YanıtlaSil1 sene geçerli, aynı müzeyi 2 kere ziyaret hakkı ve 100tl kart. Diğer türlü fazla masraflı oluyor :)
Sil