4/26/2021

RAMAZAN GELENEKLERİMİZ


Bugün Ramazan ayının 14.günü. Pandemi sürecinde yaşadığımız 2.Ramazan bu. Manevi iklimi hep aynı güzellikte ve kutsiyette olsa da Ramazan'ın kendine has olan sosyal yaşamı sekteye uğradı. Umarım  pandemi sürecinde geçirdiğimiz son Ramazan olur .


Hicri Takvimin 9.ayı olan Ramazan , İslam inancında kutsal kabul edilen aylardan biridir. Oruç ibadeti bu ay için farz kılınmıştır. (Bakara suresi 183,184 ve 185.ayetler  bkz ve bkz ) . Yine , İslam inancında bin aydan hayırlı olduğuna inanılan  Kadir Gecesi de Ramazan ayının içerisinde bulunmaktadır.(  Kadir suresi 1-5 ayetler  bkz ve bkz )


Dinin toplumlar üzerinde ki  etkisi yadsınamaz. İslam inancının da gelenek ve göreneklerimiz üzerinde oldukça hissedilir etkileri var. Ramazan ayı  bu etkilerin en kuvvetli görünür olduğu  zamanlardan biri olmuştur hep. 


Ramazan ayı aynı zaman da Kur'an ayı olarak kabul edilmektedir. Mukabele geleneği bu ay için olmazsa olmazdır. Sözlükte "iki şeyi birbiriyle karşılaştırmak" anlamına gelen mukabele,  bir kişi tarafından okunan Kur'an' ın, diğer kişiler tarafından takip edilmesidir.  Bu gelenek İslam peygamberi Hz. Muhammed( s.a.v) ve vahiy meleği Hz.Cebrail'in (a.s)   karşılıklı Kur'an okumasına dayanmaktadır. İndirilen ayetlerin tertibi, düzeni ve noksansızlığı bir bakıma sağlamlaştırılmış oluyor. Camilerde çoğunlukla vakit namazları öncesinde tutulmaya başlanan mukabeleyi kadınlar da evlerde bir araya gelerek sürdürüyor. 


Ramazan ayına has olan Teravih namazı da oldukça önemli bir yere sahip. Sözlükte " rahatlatmak, dinlendirmek" manalarına gelen teravih , yatsı ve vitir namazı arasında kılınan sünnet bir namazdır. Bu namaz ekseriyetle 20 rekat olarak kılınmaktadır. Teravih namazını hatimle kılma geleneği bazı camilerde sürdürülmektedir. Her bir rekatta Kur'an'dan bir sayfa okunmakta, 20 rekat sonunda 20 sayfaya ulaşılarak 1 cüz tamamlanmaktadır. Ramazan ayı bitiminde,  Kur'an namaz içinde baştan sona okunmuş, böylece hatim yapılmış oluyor.


Enderun usulü Teravih namazı yine geleneğimiz de yer buluyor. Enderunlu hocaların uygulamaya başlaması ile bu adı almış. Bu teravihin özelliği , namazın her  rekatının farklı makamlarda kılınması ve bu makamlarda ki ilahilerle namaz aralarının süslenmesi.









Küçük çocukların Ramazan ayının bilincinde olması, oruç ibadeti hakkında bir şeyler öğrenmesi için yapılan etkinliklerden biri Tekne orucu tutturmak. Sahur zamanı çocuklar da kaldırılır ve öğlen vaktine kadar oruç tutturulur.  Tam bir oruç tutturulmaz. Böylece yavaş yavaş oruç ibadetine hazırlanır çocuk. Orucunu tamamlayan çocuklara hediyeler verilerek hem onlar sevindirilir hem de oruç tutmaları yönünde teşvik edilmiş olurlar.


Ramazan ayının faziletine binaen yardımlaşma faaliyetleri  daha bir yoğun yürütülmekte bu ayda. Zekatların bilhassa bu ay içinde verilmesi tercih ediliyor, sadakaların sayısı arttırılıyor. Zimem Defteri geleneği de bunlardan biri. Kişinin aldığı şeylerin borcunu yazdırıp, daha sonra ödemeyi taahhüt ettiği bilgisinin bulunduğu, bizim veresiye defteri dediğimiz şey . Hayırsever insanlar dükkanları dolaşıp bu defterleri satın alıyor. Borçlu insanlar , borcu ödeyen kişiyi asla bilmiyor. Osmanlıdan gelen bu geleneği günümüzde de  yaşatanlar hala var.


Ramazana ulaşıp, sağlıklı ve sıhhatli olarak orucunu tamamlayan kimse dini bir vecibe olarak şükür sadakası verir.(Fıtır sadakası ya da fitre) . Bu sadakadan dolayı kutlanılan bayramın adı Fıtır Bayramı (Şükür Bayramı)  olsa da, Ramazan ayının isminden dolayı Ramazan Bayramı ve ya bayram da (bilhassa çocuklara ) ikram edilen şekerlerden  dolayı Şeker Bayramı isimlerini vermişiz.


Osmanlıdan gelen bir diğer gelenek de  Diş Kirası geleneği. İftar sofralarında misafir bulundurmak, hep birlikte iftar açmak bilhassa yoksul kimseleri davet etmek alışılagelmiş bir davranış biçimi. Oruçlu birinin , orucunu açmasını sağlamanın sevap kazanmaya vesile olacağına dair olan inanç bu davranışı kuvvetlendiren ve teşvik eden en büyük etken. İftarlar açılıp davet sona erdiğinde ev sahibinin gelen konuklarına hazırladığı hediyeliklere diş kirası deniyor. Misafirine, sofrasında olduğu ve bu hayrını işlemesine vesile olduğu için bir nevi teşekkür etmiş oluyor ev sahibi.






Camilere asılan mahyalar ( iki minare arasına asılan ışıklı yazılar bkz ) , insanları sahura uyandırmak için maniler söyleyen davulcular , iftara saatler kala fırınlardan çıkan sıcak ramazan pidesi ve  güllaç kesintisiz devam eden Ramazan geleneklerimiz arasında yerlerini alırlar.



***


En yaygın olarak bilinen Ramazan geleneklerimiz bunlar. 

Sizlerin de eklemek istedikleri varsa yorum kısmına  beklerim :)

Hayırlı Ramazanlar


18 yorum:

  1. Çok güzel anlatmışsınız, güzel bilgiler vermişsiniz emeğinize sağlık. Ramazan bereketli bir ay gerçekten. Hayırlı Ramazanlar. :)

    YanıtlaSil
  2. Öyle güzel yazmışsın ki tamamlayacak bir şey bulamadım. Covid yüzünden her şeyi yavan yaşadığımız gibi Ramazan ayını da yavan yaşıyoruz biraz. Bu aya özgü bütün geleneklerimizi dolu dolu yaşayacağumız o güzel günlere kavuşmak dileğiyle. Emeğine sağlık 🧿🤚

    YanıtlaSil
  3. Okumak çok iyi geldi.
    O eşsiz ruhunu nerdeyse unuttuk. Kendi adıma konuşuyorum bilhassa.
    Yarısını bitirdik bile...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Covid yüzünden fazlasıyla bunaldık,ruh halimiz de olumsuz etkilendi.Cemaatte( kalabalık olmakta) bereket var derler.Ondan da mahrum kaldık.Ramazan'ın yarısını bitirdik ama diğer yarısı ile hasbihal edeceğiz daha.Ruhlarımız şifa bulsun inşallah bu hasbihal ile.

      Teşekkür ederim 😊

      Sil
  4. Birçok gelenek ve ibadet korona sebebiyle yapılamasa da güzel bir yazı ile canlı tutmuşsunuz bütün hepsini, kaleminize sağlık:-)

    YanıtlaSil
  5. Ekleyeceğim şey sahur ve iftar vakitlerindeki sevin ve heyecan olur. Acaba sadece bende mi oluyor bu sevinç ve heyecan :))

    kısa kısa ramazan ayı ile ilgili kavramları çok güzel açıklamışsınız. Ramazan geleneğini geleceğe taşıyacak bir yazı olmuş bu konuda sizi tebrik ederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Muhabbet göstergesi olsa gerek sevinç ve heyecan .Bu muhabbeti kuran her gönülde oluyordur muhakkak.Muhabbetimiz daim olsun inşallah.

      Teşekkür ederim😊

      Sil
  6. saol yaa ne iyi geldi bu yazın, bir dolu şey öğrendim, bir dee eskiden bizim büyük dedeler filan bu diş kirasını uyguluyormuşlar, ramazanda iftara gelen yoksullara :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim😊

      Ne güzel yapıyorlarmış öyle:) Hayırları kabul olsun inşallah.

      Sil
  7. Eline sağlık... Aklıma ne gelirse bir sonraki paragrafta onu buldum :) Ben de pide-güllaç ikilisine hurmayı ekliyorum ki güçlü bir üçlü olsunlar :))
    Peki ya ilk aklıma gelen şeyin hurma olması :')
    Ama ne yapalım sene boyunca hiçbir hurma o iftardaki lezzeti vermiyor :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hem de ne güçlü oldu böyle.Teşekkür ederim😊

      Bizim aklımıza Ramazan dışında hurma almak bile gelmiyor :) bi tek bu ay, sanki başka zaman tadı olmayacak gibi :)

      Sil
  8. Bizim evde hurma ve pide her zaman bulunur. Ama Ramazan ayındaki atmosfer çok farklı oluyor. Rahmetli babam mutlaka hurma ile iftar açardı. Ben su ile :) Ama bu yıl babam gibi hurma ile iftarımı açıyorum. Sanki yanımdaymış gibi. Pandemi o kadar çok şeye zarar verdi ki, bir gün bütün bunlar yoluna girer mi hiç bilmiyorum. Bilgilendirci bir yazı olmuş. Teşekkür ederim. Sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah(cc) rahmet eylesin babanıza. Sevilenler kalpte olduğu sürece hep bizimledirler zaten. Her şey yoluna girecek inşallah.

      Teşekkür ederim.Benden de sevgiler😊

      Sil
  9. Çok güzel bir yazı olmuş. Bu ramazan bir değişik geçiyor. Daha güzel ramazanlara erişebilmeyi diliyorum sağlıkla. Diş kirası bizde de uygulanıyor. Ama artık iftarları bile online yapıyoruz sevdiklerimizle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.
      Amin, inşallah daha güzel gün ve Ramazanlara ulaşırız.Hayırlarınız kabul olsun inşallah 😊

      Sil