Sabah kahvaltısının olmaz ise olmazı, çat kapı gelen misafirin ilk karşılayıcısı, akşamların ise müdavimi.Söylentilere göre kahve ile aralarında adı konulmamış bir husumet varmış ama soran olunca "biz arkadaşız" diyormuş.."kim söylüyor böyle şeyler " diye de ekliyormuş:)
Bir de sırrı varmış çayın herkese söylemediği..
Sırra ulaşmak için önce dem tutmak gerekli
Dost muhabbetinde sırdaş olur,komşu teyzeye haberci...Kalabalıkta keyif olur ,üşüyen ele arkadaş. Bir de sebepli sebepsiz baş ağrısı olur ki ,işte orada olur yine kendisi ilaç.
Binbir hali var çayın..kâh birine bürünüverir kâh diğerine..her daim dumanı üstünde
hem ne demiş Oğuz Atay;
" biz çayın yalnızlığa iyi gelen tarafını da severiz"
böyle işte..
Zindagi Gulzar Hai adında bir Pakistan dizisi izlemiştim.Kashaf adında evliliğe yanaşmayan bir kıza , Zaroon adında da bu kadınla evlenmek isteyen bir adama sahip dizi.Dizinin mevzusu çok geniş o kısımlara girmeyeceğim ama bir çay mevzusu var,demeden geçemeyeceğim :)
Kashaf ve Zaroon karşılıklı oturmakta. Kadın biraz da emrivaki ile oturmakta. Aklından geçirdiği ,bu iş olmaz , deyip hemen odadan ayrılmak.Tam o esnada içeriye 2 bardak çay getirilir.Çay ikram edilirken ,ikram edenin eli takılır ve sıcak çay dökülür.Döküldüğü yerde Kashaf'ın elleri . Zaroon hızlıca kendi ellerini uzatmış, Kashaf'ın ellerinin üzerine. Sıcak çay adamın ellerinin üzerinde.İşte o an kadın karar verir, ilk kararının aksi istikametinde :)
velhasıl kelam , çay içleri ısıttığı gibi kalpleri de ısıtır.
ondan sebep ;
"ille de çay....ille de çay"
Severim çayı. Dizideki olayda çok romantikmiş:)
YanıtlaSilBiz de çaysız olmuyor hiçbirşey:)
SilEvet, hoş bir ayrıntıydı, dizi ağır olsa da böyle incelikleri vardı.