10/18/2019

FLORYA - BAHARDAN ÇALINMIŞ BİR GÜN






Bu sene kar ile buluşmak nasip olmadı.Memleketin her yeri metrelerce kar ile kaplıyken,biz sadece havada incecik süzülen kar tanelerini ,bir de incecik tabaka halinde kar ile kaplanan  evlerin çatılarını gördük.Tabi ,İstanbul'un bir ucunda ki hava durumu ile diğer ucunda ki hava durumu aynı değil:)Şu birkaç gündür ise deyim yerinde ise şehre bahar geldi.Güneş yüzünü göstermekle yetinmeyip bir güzel ısıtıverdi.Kışlık kabanlarımızı evde bıraktık,baharlık kıyafetler ile Subat'ın 4'ünde kendimizi sokaklara attık:)





            Uzun  zamandır gitmediğimiz Florya'ya gittik.Büyük Şehir'in sosyal tesislerine.Burası her zaman güzeldi,masmavi denizi ,yeşil çevresi ve rengarenk çiçekleri ile.Güzel olmasının ve öyle kalmasının en önemli nedeni,buranın piknikçilerden arındırılmış olması.Bu alanın ilerisinde halka açık olan kısmı var,deniz ve pikniğin aynı anda yapıldığı,çevreye zarar vermek için adeta yarışılıyor gibi.Bu yüzden bu korunaklı alan hem göz zevki hem de güzel vakit geçirmek için en ideal yer.









Hafta içi nasılsa kalabalık çok olmaz derken umduğumdan daha kalabalık çıktı alan:) Bahara hasret kalmış gibi herkes yüzünü gösteren güneşe hiç tereddütsüz koşuvermiş.Uzun zamandır gelmediğimi söylemiştim ya,işte bu zaman zarfında mekan misafirlerini daha iyi karşılayabilmek için boş durmamış.,fiziki koşullarını daha da iyileştirmiş. Mekandan kastım alanın tamamı,lokantalar,kafeteryalar,mescidler,lavabolar,çocuklar için parklar ve lunapark misali çocukların eğleneceği oyuncaklar,bisiklet yolları vs. Daha elverişli ve kullanışlı hale gelmişler,özellikle lavabo ve mescid kısmı ile fazlasıyla puan aldı benden :) 











Deniz temizliği hususunda insanlar şaşkınlıklarını gizlemiyordu.Aynı güzellik umarım yaz süresince de devam eder.Pırıl Pırıl suyun içinde sinir bozucu olan şey,kendini bilmez insanların yedikleri şeylerin ambalajlarını atmış olmasıydı.Tek tük olsada ,o güzelliğin içinde olmayı hak etmiyor,nasıl kıyıp atabiliyorlar anlamakta zorluk çekiyorum.Biz gibi güneşe dayanamayıp,yalancı bahara kanan bir ağaç,açıvermişti çiçeğini.Deniz de bize eşlik eden ise karabataklar ve deniz analarıydı:)









Her daim üşüyengillerden olduğumdan :) bulduğum güneşten bol bol faydalandım,sayısız fotoğraf çektim,mavinin ve yeşilin keyfini sürüp,güzel bir gün geçirdim.Havaların insan ruhu üzerinde ki etkisi sahiden çok ilginç.Birkaç gün içinde yine yağmurlar gelecekmiş,bakalım ruh halimizde nasıl yansımaları olacak :)









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder