Ocak ayı için yeni bir yayın daha giremem diye düşünürken sade ve derin bloğunun sahibi deeptone'un ,eşleştirme mimi ile haberdar edilince işler değişti :) Kendisi mimi şurada ***tıkla***
paylaşmış.Mimi başlatan blog ise Sevde'nin şiirleri,onun paylaşımı ise burada ***tıkla***
Mimi başlatan blog sahibesi eşleştirmeye katılım için kendisinin haberdar edilmesini şart koşuyor,isteyen bu mimin devamı için katılabilir isteyen de benim gibi sadece bu kısımda bırakabilir ,tercih size kalmış :)
Başlayalım o halde !
1) Hayat sizce nedir?
"Hayat; siz planlar yaparken başınıza gelenlerdir-John Lennon" diye nokta atışı yapan bir cümle kurabilme yeteneğine herkesin sahip olamamasıdır mesela :)
Kurduğun hayallerin kimi zaman gerçek,çoğu zaman arafta kaldığına tanık olmak,kırılan ümitlerine aldırış etmeden hayal kurmaya devam etmektir hayat .
Hayat; göz açıp kapama mesafesinde bir ömre ,binlerce duyguyu,onlarca yükü insanın gönlüne,zihnine,biçare bedenine yükleme talihsizliğinde bulunmasıdır.
2)Sen nasıl bir insansın -olumlu;olumsuz - ?
Olumlu yanım için , empati yeteneğimin bir hayli aktif olduğunu söyleyebilirim ,bu da beraberinde birçok olumlu getiriyi beraberinde getiriyor haliyle
Olumsuz yanım; kendimle ilgili yapmak ve gerçekleştirmek istediklerim en yakınımda ki insanlar tarafından -ne gerek var,ne yapacaksın- gibi motivasyon kırıcı cümlelere maruz kalınca ,o istediğim şeylerden anında vazgeçmem.Sonra gönlümün alınma ve teşvik edilme çabaları bile sonuç vermiyor .Kişi en büyük kötülüğü kendine yaparmış ya,benim de yaptığım işte bu.Hoş ilk okul ve orta okul çağlarında böyle değildim,fazlasıyla inatçı ve azimliydim.sonra bir yerlerde bir şeyler oldu,Zaman ilerledikçe olan bu yeni şey daha da güçlendi.Rahatsız olmak,durumdan kurtulmaya çalışmak ama ilk adımı atamamak gibi bir döngü içinde sürüklenip giderken hayat sizinle beraber durmuyor yerinde.Son birkaç senedir bu alanda ilerleme kaydediyorum yine de (aferin bana :) ) Giden şeyleri yakalamam ,geri getirmem mümkün değil ne yazık ki ama onlara bakıp ahh-vahh demeyi de bırakıp,adımlar atmaya başladım.Beni nereye götürür ya da götürür mü bir yere bilmiyorum bu adımlar ama manevi anlamda besleniyorum ve bu oldukça kıymetli.
3)İnsanlar sizi hiç üzüp kırdı mı?
Üzülmeyip kırılmayan var mıdır? keşke olsaydı..keşke..
4)Sizce dost nedir?
İnsanın vicdanının sesinin ,ete kemiğe bürünüp bir insanda zuhur etmesi olabilir.İnsan herkesi,hatta kendisini bile kandırabilir ama vicdanını asla.O vicdan illa bir yerlerden hortlayıp düşte ve gerçekte insanın karşısına dikilir ya,dostta aynen öyle yapan olmalı.Doğrusunu takdir,yanlışını tenkit ederken ,iyiyi gösterip kötüden sakındırmaya çalışırken,yanında olup elini hiç bırakmayacak.Vicdan kişinin ensesine yapışır ,dost burada biraz kayırmacılık yapıp,merhametli davranıp eline yapışsın:)
Var mı böyle insan? :)
Var ise şayet sıkı sıkı tutun o eli....Ne demiş Mevlana ;
Dost ise düşünme,ver ömrünü gitsin.Dost değilse ,hiç bekletme yol ver gitsin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder