BİR PAZAR GÜNCESİ ; ordan burdan

 

Nihayet  üşüme hissine tekrar kavuştum :) Tamam İstanbul hala vıcık vıcık yapıp nefes alamaz hale getiriyor  insanı , kapı-pencere açmak yetmiyor, cereyanda bırakmak kendini işe yaramıyor , klima açmayınca seni açınca cebi yakıyor ama bugün yeniden müşerref olduğum belki geçici belki "bekle beni" demenin önden habercisi olan Eylül'ün ilk serin ve tatlı  üşüme hissi veren havası ile yeniden buluştuğum için  şenlik ateşlerini yakabilir, çabuk gel annem bekletme şarkılarını çığırabilirim :) Nihayet diyor , devamı gelsin diliyor ve henüz bu hisle karşılaşmamış olanlara tez vakitte inşallah diye iyi dilek temennilerimi yolluyorum . Hiç öyle ben istemem yapmayın, bu sıcaklar çekilmiyor :)

Malum okullar açılıyor, kırtasiyeler en gözde mekanlar şu aralar. Kuzucuklarıma açılış babında kalemler alayım diye yolum düştü. Fazla fazla sahipler ama  gönülleri hoş olsun istedim. Onca çeşit arasında ne seçeceğimi şaşırdım.  Benle birlikte rafları dolaşan bir de tatlı bir kız vardı. İnceliyor ürünleri, bunlar ne diye arada soruyordu. Ben ona nazaran daha erken bitirdim işimi , o ise "bakacağım daha değişik neler var"  deyip dolanıyordu. Şimdiki çocuklar her şeyi gördüklerinden olsa gerek tatmin olmuyorlar. Benzer şeyi satıcı da söyledi. Onca ürüne rağmen başka neler var deyip duruyormuş bıcırlar.  Oysa kendimden hatırladığım uçlu kaleme sahip olmak isteği dışında hiçbir şey yoktu. 0.5 kalem en çok istenilen şeydi. Bir de resim dersi için en çok renge sahip olan pastel boya seti. Sınıfta birkaç kişide görür heves ederdik. Zaman değişti kabul ama bu denli çeşit içinde doymayan ve tatmin olmayan çocuklar değişen zamanın mı yoksa bizlerin mi kabahati bilemedim.

Kitap okumalarımı biraz yavaşlatma niyetine girmiştim ki kütüphanede yüzüklerin efendisi serisinin yer aldığını görünce niyetimden vazgeçtim. Hunharca sayfaları çeviriyorum şimdi. Filmde değiştirilmiş ya da hiç konulmamış olay ve kişileri görmek mümkün oluyor haliyle. Yine de film serisi hala filmler içinde tartışmasız en iyi yerde. Filmi olan kitapların çoğunu okumuş değilim. İzledim , konuyu biliyorum nasılsa diye bir yaklaşım mevzubahis biraz. Bu anlamda da bu okuma serisi bir ilk oldu benim için.

Düne kadar 4 liraya aldığım ekmeği bugün 5 liradan aldım. Kaçırdığım zam haberleri arasına ekmek zammı haberi girmemişti hiç. Habersiz zam mı onu da bilemedim şimdi.

Sadi Payaslı karakteri şu aralar sıkça düşüyor önüme, eğlenceli ve komik bir karakter. Gelsin Hayat Bildiği Gibi adında yeni başlayan bir dizideki karakter. Tv'de izleyeyim dedim , geçen haftaki yeni bölümü. Karakter komik, eğlenceli ve izlettiriyor kendisini, iyi hoş da izlediğim bölümün facia olduğu gerçeğini örtmedi ne yazık ki bu hoşluk. Nerden tutsan elde kalan karakter ve hikayeler, bir de ucuza kaçıldığını bas bas bağıran bir çatışma sahnesi. 

 

Bunlarda haşır neşir olduklarımdan,  keyifli dinlemeler ve mutlu akşamlar şimdiden :)

Sami Yusuf - Nasimi

Barış Manço- Yol verin ağalar beyler

Emre Fel - Öldürdün Beni 

Funda Arar - Virane gönlüm