11/11/2021

DUNE : ÇÖL GEZEGENİ


Tanıtımı çıktığından beri merakla beklediğim film Dune: Çöl Gezegeni'ni nihayet izledim. Frank Herbert'in 6 kitaplık serisinin ilk kitabından uyarlanan film , ilk uyarlama değil.1984 yapımlı bir uyarlama daha var ve ona en fazla 20 dakika dayanabildim.  


Filmi izleyen ve kitabı okumuş olan birçok kişi ısrarla önce kitapların okunmasını söylüyor. Filmin anlaşılmayacağından bahsediyorlar. Kitapları okumadım ama film çok da anlaşılmaz değildi. Tabi "anladığın ne ki , kitapta olanın yanında" denilebilir. Buna hiçbir itirazım olmaz. Yine de bunun ilk film olduğu göz önüne alınırsa , ilerleyen süreçte eksik kalan kısımlar hikayenin işleyişinde giderilir diye düşünüyorum. Atmosferi tanıtma babında bir giriş bölümü demek filme yanlış olmaz sanırım.


Filmin konusuna gelince; Farklı gezegenler, her bir gezegeni yöneten güçlü hanedanlar ve hepsinin başında var olan bir imparatorluk var. Atreides hanedanı imparatorluğun görevlendirmesi üzerine Arrakis gezegenine gidecek, orayı yönetecek ve imparatorluk için gerekli olan Baharat'ı çıkaracak.
Baharat kullanılan teknoloji için gerekli olan ana madde. Hayati bir önemi var.  Arrakis gezegeninin yerlilerini kontrol altında tutmak da Atreideslilerin görevi. Harkonnen hanedanı uzun yıllardır Arrakis'i yöneten ve baharatı kullanan aile. Bu değişimden hoşnutsuzlar ve usulca emirleri dinlemeye meyilli değiller. Arrakis'in yerlileri Fremenler çöl ile bütünleşmiş, çölün gücüne sahip olan kişiler. Ne var ki toprakları yüzyıllardır sömürü altında ve insanları katledilmiş. Direniş var ruhlarında.  


Gruplardan biri de bir rahibe topluluğu. Başında ki kişi Bene Gesserit Muhterem Anne diye yazılıyor google amcada :) Açıkçası filmde en gizemli kalan kısımdı bana göre. Atreidesin  kraliçesi Leydi Jessica bu grubun öğretileri ile yetişmiş, özel yetenekleri olan savaşçı bir kadın. Üstelik oğlu Paul'a  öğretiyor bu tarikatın becerilerini. Tüm üyesi kadınlardan olan ve kız çocuk doğurmaları beklenen bir yapıda , onların sırlarını öğrenen bir erkek var.


Paul'a gelince, kendisi başrol oluyor. Babasından sonra hanedanın başına geçecek olan kişi. Geleceğe dair rüyalar görüyor.  Fremenler tarafından kurtarcı mesih olduğuna dair bir inanç hızla yayılıyor.


Film dediğim gibi atmosferi tanıtma ve giriş bölümü . Kim kimdir gibi böyle hap bilgiler var. Çok teferruatlı değil. İhanete uğrayan Atreides Hanedanı büyük kayıplar verir. Paul ve annesi hayatta kalır ve çöl artık onların sığınağıdır. Yüksek tempolu bir film değil. Fragman tanıtımları böyleymiş sanki izlenimi veriyor ama değil. Tabi fragmanda gördüğüm detayların çok farklı tezahür ettiğini görmek biraz hayal kırıklığı oluşturdu ama yine de genel itibariyle sevdim. Kitaplara dair merakım arttı fakat çok pahalı be blogcum. Kütüphanede bulursam belki :)


Görüntü, müzik, kostümler, mekanlar güzel. Görsel ve işitsel şölen var.

Namib çölünde , nemi suyu dönüştüren namib böceğinden bahsetmiştim şurada .Filmde de bir fare benzer bir şey yapıyor :) Gerçek mi diye araştırıyorum şu sıralar google amcada.Bu da dipnot kalsın burada.

9 yorum:

  1. Fragman güzel görünüyor da kitapları okumadım ben de. Pek çok kişi kitapları okumadan filmin yeterince anlaşılmayacağından bahsetmiş. Anlattıklarına göre de fragman kadar iyi değildi sanırım. Belki de ilk bölüm olduğu içindir. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitap okurlarını hiçbir film tatmin etmiyor zaten :) hangi uyarlama olsa , olmamış diyor kitapları önce okuyanlar :) Fragman sürekli bir çatışma atmosferi var izlenimi veriyor.Tam olarak böyle değil:) Spoi olur diye de çok girmek istemiyorum teferruata :) Kitabın giriş bölümü gibi bir şey film.Bu yüzden makul bana göre ve finali ile sonraki bölüme merak hissini bırakıp gitti :)

      Sil
  2. Bende sevdim ve okumayanlar için bile bu giriş kötü değil bence :) Ben bakmadım henüz kütüphaneye , pandemiden beri kesmiştim ayağımı ama aklımda, şansımı bi deneyeceğim:) Dediğin gibi ben de bitmeden kitapları okuyabilmeyi umuyorum.

    YanıtlaSil
  3. Vizyondan kalkmadan gitmeyi kafama koyduğum film. Tanıtım için teşekkürler :)

    YanıtlaSil
  4. Her okur, kitabı kendi hayal dünyasında kendine göre biçimlendiriyor. Ayrıca kitap senaryolaştırılırken özünden uzaklaştırılabiliyor. O yüzden aynı eser de olsa kitap okuru, film izleyicisi rolüne büründüğünde sükut-u hayale uğrayabiliyor.

    Her ne kadar toplumun geneli aşılansa da hala kapalı sinema salonlarına girip film izleyecek cesareti kendimde bulamıyorum. Emeğine, yüreğine sağlık :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her okur dediğiniz gibi farklı kurguluyor.Tek hikaye sayısız hikayeye evrilebiliyor:)

      Çoğu şeyde sosyal mesafeyi kaldıralı çok oldu.Bazı yerlerde zaten mümkün olması gerçekçi değildi :(

      Sil
  5. dune serisini okudum, iyi tabii, orta doğu daki savaşları anlatıyor aslında, bu eski filmi de izledim, normaldi yaa kötü değildi, yenisini ah sinemada izlemek vardııııı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Devamını getiremediğim için bilmiyom ama yeni teknolojik çağın filmlerinden sonra bu eski tarz hiç çekmedi haliyle.

      Sil