Karnesini alan çocuklar misali artık tatile çıkabilirim:) Yaklaşık 4 aylık bir sürenin sonunda ikinci basamağı da tamamladım.Tabi öyle tamamladım demek ile bitmiyor hiçbir şey ama kesin olan şu ki,ilk vakitler cümlelere verdiğim manalar ile şimdi aynı cümlelere verdiğim manalar arasında fark edilebilir değişimler var.Sanırım bu iyi bir şey:)
Derslerin ilk konuları tekrar şeklindeydi zaten,aynı konuların üzerinden yeniden geçtik sonra da ilave dersler başladı. Bu dönemin ağırlıklı konuları şunlardı;
Comparative adjectives
superlatives
as +adjective +as,
modal verbsler,
present perfect,
past perfect,
past continuous,
quantifiers
need to
have/has to
araya da bir miktar ;
passive voice
be allowed to
geriye kalan zamanlarında dahil olduğu ,tüm zamanları içeren bir zaman tablosu.Türkçe de nasıl bir karşılıkları var az çok fikir sahibi oldum.Bir kez daha teyit ettim ki İngilizce'nin yarasından fazlası kelime bilmek demek.Ne kadar geniş ve güçlü bir kelime dağarcığı,o kadar anlaşılabilir ingilizce:)
Derslerden ayrı olarak ne yaptım peki? şöyle ki;
Faydalandığım linkler vardı,onlara yenisini ekledim.Bunlardan biri,
ekremuzbay.com ,bu da konu anlatımı yapan bir site.Temelden tüm konular mevcut içeriğinde fakat ben onlara bakmıyorum.Ek gramer başlığı altında hazırlanmış şahane bir içerik var,örneğin afraid&fear başlığı altında öğrendim ki I'm afraid = I'm sorry imiş:) oysa ben bunu hep "korkuyorum" diye biliyordum:) ve tabi bu iki kelimenin kullanım biçimlerine dair olan her türlü bilgi konu başlığında paylaşmaya devam edilmiş Bu ve benzeri bir sürü şapşane bilgiler var bu ek gramer kısmında.Okuma metinlerini anlamam da oldukça katkısı oldu,hala da oluyor.
bir diğeri ise twitter üzerinde takibe aldığım bir sayfa
Learn English @woodwardenglish,ingilizceye yeni başlayan ben her kelimesi ingilizce yazılı bir yerde takılıyorum:) Bu adres kelime hazinesi oluşturmaya yönelik.Bir kelime veriyor,daha sonra onu benzetmeler ile anlatmaya çalışıyor,üzerine bir de cümle içinde kelimeyi kullanıyor.Bu da yetmiyor bazen resim ya da giflerle kelimenin ne olduğuna dair kanıt sunuyor.Tabi hepsini çözebildiğimi söyleyemeyeceğim,o kısımlarda da sözlüğe bakıyorum.
ve sonuncusu,yine twitter üzerinden
sokaktaki ingilizce @kelimecikler ,bu kısma çok bakamadım ama not etmişim,lazım olur nasılsa diye .Türkçe bir sayfa,sokak ingilizcesine dair paylaşımlar veriyor.misal are you pulling my leg? kısmını ben bambaşka çevirirken (gramer ağırlıklı öğrenmenin getirdiği alışkanlık elbet) bu cümlenin "benimle dalga mı geçiyorsun? " olduğunu öğrendim :)
bunların dışında yavaş yavaş şarkı dinlemelerine geçtim.Dizi ile henüz başlamaya hazır değilim sanırım.Çok hızlı tempoda gitmeyen şakıları ,önümde sözleri yazılı şekilde dinliyorum.Hem telafuzlarını öğrenmeye çalışıyor hem de bilmediğim kelimeleri not ediyorum.Yetersiz kaldığım yerde de çevirilerine bakıp nasıl yapılmış diye bakıyorum.Bu şekilde bir çalışmanın faydasını gördüğümü söyleyeyim. cause, watch 'em, but 'til gibi kısaltmalar ile tanıştım.Yeni kelimeler öğrenmiş olmam da cabası.
En başta dediğim gibi tatili hak ettim artık ve tatil hediyesi için de kendime 3 tane küçük hikaye kitabı aldım.
-the secret garden (stage 2)
-sherlock holmes (stage 2)
-the phantom of the opera (stage 3)
azmettim bir kere,öğreneceğim bu işi ben:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder